Hic
dogurmamis ne guzel kadinlar taniyorum ben, annelik nasil da yakisiyor
her birine. Ne erkekler goruyorum, cocuklari oyle tatli "anne olabilen"
bir babalari olduklari icin cok sansli. Benim kocam mesela diye geciyor
icimden suan, cogu zaman benden daha iyi bir "anne" oluyor cocuklarima
ve gurur duyuyorum onunla.
Annelik uzerine dusunuyorum
bugunlerde sevgili gunluk. Nedir annelik, kimdir anne? Annelik nasil
doguran disilerin tekeline verilmis bir ozellige donusmus, hic
anlayamiyorum. "Ben onu 9ay karnimda tasidim, ben dogurdum. Anneyim ben"
ne acıklı bir inanis. Sadece bir canliyi tasiyip dunyaya teslimini
saglayan bir kargo gorevlisine donusuveriyor "anne" boyle tanimlaninca.
Yillarca
yuzlerce dogum sonrasi bebegi ailesine teslim ederken karsilastigim ve
beni en fazla korkutan seydir annenin tavri. Bebegi babasiyla
bulusturdugunuzda baba yeni bir hayata dokundugunun farkindadir cogu
zaman, incitmekten, yanlis yapmaktan korkar. Annelerin ise cogu toplumda
yaratilan "
her kadin anne dogar" algisiyla muhtemelen ve
elbette istemeyerek hoyratca yaklasir bebege, kendi uzuvlarindan birine
davranircasina. Annelerin bebeklerinin kisiligini, bagimsizligini ve
baska bir canli olmalarini kabul edemeyisleri daha ilk anlarda, bu
sekilde basliyor gibi geliyor bana.