'Anne baba olma standartlari' diye bir sey var mi?

"Anne baba olma standartlari" diye bir sey var mi?
-Kredi karti limiti en az on yuz bin olsun, iphone6 kullansin,
-Su kadar IQ isteriz, su akademik basarilari da olsun, basbakanin elini sikarken fotosu olursa daha evla 5 tane bile yapabilir
-Sosyal statusu en az su olsun, 3dil bilsin, yakisikli olsun, arabasi uc bes iki model olsun
Boyle mi degerlendirirlerdi acaba standartlar olsa, yoksa her canliya saygi duyma, can alamama, her dusunceyi kutsal sayma, ayirim yapmaksizin canli hakki gasp etmeme falan da erdem sayilir.miydi kiyisindan kosesinden?

'Her kadin anne dogar' mi? Her doguran 'anne' olur mu?

Hic dogurmamis ne guzel kadinlar taniyorum ben, annelik nasil da yakisiyor her birine. Ne erkekler goruyorum, cocuklari oyle tatli "anne olabilen" bir babalari olduklari icin cok sansli. Benim kocam mesela diye geciyor icimden suan, cogu zaman benden daha iyi bir "anne" oluyor cocuklarima ve gurur duyuyorum onunla.

Annelik uzerine dusunuyorum bugunlerde sevgili gunluk. Nedir annelik, kimdir anne? Annelik nasil doguran disilerin tekeline verilmis bir ozellige donusmus, hic anlayamiyorum. "Ben onu 9ay karnimda tasidim, ben dogurdum. Anneyim ben" ne acıklı bir inanis. Sadece bir canliyi tasiyip dunyaya teslimini saglayan bir kargo gorevlisine donusuveriyor "anne" boyle tanimlaninca.
Yillarca yuzlerce dogum sonrasi bebegi ailesine teslim ederken karsilastigim ve beni en fazla korkutan seydir annenin tavri. Bebegi babasiyla bulusturdugunuzda baba yeni bir hayata dokundugunun farkindadir cogu zaman, incitmekten, yanlis yapmaktan korkar. Annelerin ise cogu toplumda yaratilan "her kadin anne dogar" algisiyla muhtemelen ve elbette istemeyerek hoyratca yaklasir bebege, kendi uzuvlarindan birine davranircasina. Annelerin bebeklerinin kisiligini, bagimsizligini ve baska bir canli olmalarini kabul edemeyisleri daha ilk anlarda, bu sekilde basliyor gibi geliyor bana.

Ruh Kaybının 20 Belirtisi

Tembellik etme hakkini kullanmakla, ise yaramaz uyusturulmus bir yasam formuna donusmek arasindaki fark karistiriliyor gunumuzde. Tembellik benim icin gonlumun istemedigi seyi yapmamak, gerekliyse ve mumkunse erteleme hakkimi kullanmak, dayatilan sistemin caliskan carki olmaktansa kendime, evime, cocuklarima zaman ayiran tembel anne olmak demek. Digeri ise yani ise yaramaz uyusturulmus bir yasam formuna donusmek hastalikli bir sey, sanki ruhunu kaybetmek gibi. Ve pek cok 'caliskan' insan aslinda farkinda olmadan 'uyusturulmus' birer birey olarak devam ediyor hayatina.

Iste bu durumu kendi kelimelerimle tam manasiyla anlatamadigimi dusunuyordum. Bugun rastladigim asagidaki harika yazi tam da hislerimin tercumani oldu. Tembelsek de ruhsuz degilmisiz ohh be henuz ruhu kaybetmemisiz diyor ve sizleri okumaya davet ediyorum. Lutfen okurken kendinizi durustce yoklayin, zira erken teshis hayat kurtatir. Zararin neresinden donsek kardir.
Isigin gucu ve sevginin sicagiyla

Anne-Baba ve Eğitimciler için Tavsiye Filmler

Bambaşka bir dünyaları var onların... O kadar başka ki zaman zaman onların bizi anlamaması gibi pek çok zaman bizler de onları anlamakta güçlük çekiyor, hayata onların gözüyle bakmayı bir türlü başaramadığımızı hissediyoruz. Bazı insanlara hayata çocuk perspektifinden bakmaya ve onları anlamaya daha yatkın bu bir gerçek. Hayal güçleri midir buna yardımı dokunan, içlerindeki büyütmedikleri çocuk mu yoksa başlı başına bir yetenek mi bu bilmiyorum ama

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | ewa network review